Aktif olarak 1988 yılından bu yana kuru tarım ile uğraşmaktayım, köyde ilk traktör bizde oldu, o zaman geleneksel ekim yöntemi elle serpme ve 2 kat kazayağı çekilerek, hasat ilk yıllarımda tırpan ve deste yapılarak, 1989 yılından sonrası orak makinası ile biçip harman yerinde kayışlı veya şaftlı patoz ile yapılırdı.
İlaçlama, holder falan hiç duyan gören bilen yoktu. Gübre el ile serpilirdi. Mibzer ile 1998 yılında tanıştık, emanet alıp kullandık Ekermak 14 sıra çekili olanı, Biçer döver ile o yıllarda kısmen tanıştık 1545 NH efsanesi ile. 2000 yılında 14 lü Bozkurt çekili tip mibzer aldık, Biçerdöver in iyisi ile tanışmamız 2002 yılını buldu Medion 310 ile hasat yaptırdıktan sonra benim Tarıma bakışım değişmeye başladı.
Tarımda iki şey çok önemlidir ve tekrarı yoktur.
1. Ekim makinası
2. Hasat makinası,
bu iklinin yaptığı işin asla tekrarı ve telafisi yoktur. Bu işlerde kullanılan ekipmanlar kaliteli ve işlevsel olmalı, traktör de sadece güç ve konfor için pahalı bir model seçilebilir.
2 yıl önce gerek diğer forumun ve gerek sosyal medyanın etkisiyle Balta Ayaklı Üniversal Mibzer almak için Babamı ikna ettim ve hasbel kader GünGör markalı 20 sıralı bir makina aldım, genel çalışmasından çok memnunum, ufak tefek keyfe keder eksikleri olsa da.
İlaçlama da Önallar 400 lük Holder kullanıyorum, 3 mebranlı pompa ve 10 mt. kollu, bende de depoyu yetireme me sıkıntısı oluyor, 10 mt kol 3 mebranlı pompa için ufak, makinanın hakkı 14 veya 16 metre kol.
Gübre serpme tam bir fiyasko

huni kullanıyorum. Eğer bu işten az biraz para kazanırsam Önallların 800 lük çift diskli titreşimli makinasını almayı çok isterim, her ne kadar 69 model mf 135 parası olsada.
Balya makinası nı ısrarla Gallignani aldım, çünkü Babam çok istemişti bu markayı hiç kullanmasada, balyalarını hep beğenmiştir, 'kitap gibi' der.
Diğer toprak işleme ekipmanlarında yerli markalar oldukça ideal ve çeşitli, gönül Avrupa makina ekipman istese de şu an yapmış olduğum iş ve bu işteki başarım buna imkan tanımıyor.
Not; Öküz çiftin de pulluk kolundan tutmak nasip oldu, kara sabanı gördüm fakat kullanmadık, Made ın Austria pulluk vardı, hurdacıya sattığıma hala pişmanım. Döven sürdüm, tınaz savurduk, Allah o günlere bir daha döndürmesin İnşallah.